Kemik ölçümü, kemik yoğunluğunun ölçülmesini sağlayan bir testtir. Bu testin önemi, kemik erimesinin önlenmesi ve tedavisinde belirlenmesinde yatmaktadır. Kemik yoğunluğu, kemiklerimizin ne kadar sağlam ve dayanıklı olduğunu gösterir. Kemik ölçümü, osteoporoz, kemik erimesi, vertebra kırıkları gibi durumların teşhisinde kullanılan önemli bir yöntemdir. Kemik ölçümü genellikle postmenopozal kadınlar, erkekler ve osteoporozlu kişilerde yapılır. Kemik ölçümü sadece risk faktörleri olan kişilerde değil, osteoporoz hastalığı olan kişilerde de yapılır. Bu sayede hastalığın seyrinin takip edilmesi, tedavinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi sağlanır.
- Özellikle 50 yaş üstü kadınlar, postmenopozal kadınlar, erkekler ve kemik yapıları zayıf olan kişilerde kemik ölçümü yapılmalıdır.
- Kemik ölçümü, kemik erimesi ile ilgili belirtiler olduğunda ve osteoporoz riskinin yüksek olduğu durumlarda yapılmalıdır.
- Kemik ölçümü, ailede kemik erimesi, yaşlanma ve vitamin D eksikliği gibi risk faktörleri olan kişilerde yapılmalıdır.
Kemik ölçümü son derece kolay bir işlemdir. Genellikle, bu test, kemik yoğunluğunu ölçmek için kullanılır. Yöntemler arasında, DEXA, QCT ve USG yöntemleri bulunur. Kemik ölçümü, ağrısız ve rahattır. Kişinin üzerine düşen bir görev yoktur ve sadece birkaç dakika sürer.
Kemik Yoğunluğunun Önemi Nedir?
Kemik yoğunluğu, yaşa göre belirli bir seviyede olmalıdır. Normal değerin altında olan durumlarda kemik erimesi riski artar. Bu nedenle kemik yoğunluğu ölçümleri, erken teşhis açısından oldukça önemlidir. Kemik yoğunluğu ölçümü, kemik erimesi riskinin tespiti, takibi ve tedavisi için önemlidir. Kemik erimesi, kemiklerin yoğunluğunu kaybetmesi sonucu meydana gelen bir rahatsızlıktır ve özellikle kadınların menopoz sonrasında daha sık görülür. Düzenli olarak kemik yoğunluğu ölçümü yaptırarak sağlıklı kemikler için gerekli önlemleri alabilirsiniz.
Kemik Ölçümü Hangi Durumlarda Yapılmalıdır?
Kemik ölçümü, osteoporozu tanımlamak ve kemik yoğunluğunu ölçmek için yapılan bir testtir. Genellikle, 50 yaşın üzerindeki kadınlarda, menopoz sonrası kadınlarda, erkeklerde ve kalıtımsal osteoporoz riski olanlarda yapılması tavsiye edilir.
Ayrıca, aşağıdaki durumlarda da kemik ölçümü yapılması önerilir:
- Kemik kırığı hikayesi olan kişiler
- Kalsiyum ve D vitamini eksikliği olan kişiler
- Kortikosteroid tedavisi görenler
- Kilo kaybı yaşayanlar
- Alkolizm ve sigara kullanımı olanlar
Kemik ölçümü, özellikle osteoporozun erken teşhisi ve tedavisi açısından önemlidir. Bu nedenle, yukarıdaki durumlardan herhangi birindeyseniz, doktorunuza başvurarak kemik ölçümü testi yaptırmanız önerilir.
Menopozda Kemik Ölçümü
Kadınların menopoz dönemi, toplam kemik kütlesinin kaybedildiği bir dönemdir ve bu kayıp daha da hızlanabilir. Kemik yoğunluğunun azalması, kemik kırılmalarının riskini artırır. Bu nedenle, menopozda kemik ölçümü yapmak oldukça önemlidir. Bu test, kemik yoğunluğunun ölçülmesine yardımcı olur ve doktorların kemik erimesi riskini belirlemesine yardımcı olur. Menopozda kemik ölçümü, kemik erimesi veya diğer kemik hastalıkları için riskli kadınlarda özellikle yapılmaktadır. Test, kemik erimesi için erken teşhis ve tedavi için önemli bir araçtır.
Kemik Erimesi Risk Faktörleri
Kemik erimesi, yaşlılıkla birlikte ortaya çıkan bir sağlık sorunudur. Ancak bazı faktörler kemik erimesi riskini artırmaktadır. Bunlar;
- Ailede kemik erimesi öyküsü
- Kalsiyum ve D vitamini eksikliği
- İnce yapılı, zayıf beden yapısı
- Düşük östrojen seviyesi (menopoz, yumurtalık yetmezliği, ameliyat sonrası gibi durumlarda)
- Uzun süreli kortikosteroid kullanımı
- Bazı ilaçların kullanımı (tiroid hormonu, antidepresanlar)
- Hareketsiz yaşam tarzı
- Alkol ve sigara kullanımı.
Bunların yanı sıra, kemik erimesi riskini yükselten diğer faktörler şunlardır;
- İleri yaş
- Kemiklerin erken yaşta gelişmemesi
- Kemiklerin erken yaşta kaybedilmesi
- Kemik kırığı öyküsü
- Cinsiyet (kadınlar daha yüksek risk altındadır)
- Rahatsızlık sonrası uzun süreli yatak istirahati veya hareketsizlik
- Mevcut hastalıklar (tiroid hastalıkları, diyabet, romatizmal hastalıklar)
- Bazı kanser türleri ve tedavileri (kemoterapi, radyasyon)
Bu faktörlerin bir veya birkaçına sahip olan kişilerin kemik erimesine yakalanma riski daha yüksektir. Kemik erimesi risk faktörlerini minimize etmek için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, düzenli egzersiz yapmak, yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini almak ve doktorun önerdiği ilaçları düzenli olarak kullanmak gerekmektedir.
Kemik Ölçümü Sonuçları ve Tedavisi
Kemik ölçümü sonuçları, kemik yoğunluğunun ne kadar olduğunu ortaya koyar. Eğer kemik yoğunluğu normalin altındaysa, osteoporoz gibi sorunlar yaşanabilir. Kemik ölçümü sonuçları, doktorların tedavi seçeneklerini belirlemesinde önemlidir. Tedavi seçenekleri arasında ilaç tedavileri, beslenme planları, egzersiz programları ve hormon tedavileri yer alabilir. Doktorlar, tedavi seçeneklerini, hastanın kemik yoğunluğuna, yaşına, cinsiyetine ve diğer sağlık durumlarına bağlı olarak belirlerler. Tedaviler, kemik yoğunluğunu artırmayı, kemiklerin güçlenmesini ve kemik kırılma riskini azaltmayı amaçlar.
Kemik Kırılması Geçirenlerde Kemik Ölçümü
Kemik kırılması geçirmiş kişilerde kemik ölçümü yapılması, kırık sonrası iyileşme sürecini ve gelecekteki kemik kırığı riskini belirlemek açısından oldukça önemlidir. Yapılan ölçüm sonucunda kemik yoğunluğu daha fazla azalmışsa, hastanın osteoporoz gelişme riski yüksektir. Bu nedenle, kemik kırıkları sonrası kemik ölçümü sağlık açısından oldukça faydalıdır. Kemik kırığı geçirmiş hastaların, ileri yaşta olan kişilerin ve kemik erimesi riski taşıyanların düzenli olarak kemik ölçümü yaptırması önerilir.
Kemik Ölçümü Nasıl Yapılır?
Kemik ölçümü, kemik sağlığı hakkında önemli bilgiler sağlayan bir tarama testidir. Bu test, kemik yoğunluğunu ölçer ve kemik erimesi gibi rahatsızlıkların teşhisinde kullanılır. Kemik ölçümü yöntemleri arasında en yaygın olanı Dual Enerji X-ışını Absorbsiyometrisi (DEXA) yöntemidir. Bu yöntem, vücudun farklı bölgelerindeki kemik yoğunluğunu ölçmek için düşük dozda X ışınları kullanır. Kvantitatif Bilgisayarlı Tomografi (QCT) yöntemi de kemik ölçümü için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kemik yoğunluğunu ölçmek için bilgisayarlı tomografi cihazı kullanılır. Son olarak, Ultrasonografi (USG) yöntemi, kemik ölçümü için daha az yaygın bir yöntemdir ve ses dalgalarını kullanarak kemik yoğunluğunu ölçer.
Dual Enerji X-ışını Absorbsiyometrisi (DEXA)
Dual Enerji X-ışını Absorbsiyometrisi (DEXA), kemik yoğunluğunu ölçmek için kullanılan en yaygın yöntemdir. DEXA testi, özellikle menopoz sonrası kadınlar ve ileri yaşlı erkekler gibi kemik erimesine yatkın kişilerde kullanılır. Bu test, iki farklı enerji seviyesindeki X ışınlarının kemiklerden geçirilmesi ile yapılır.
DEXA testi çok kısa bir süre içinde tamamlanır ve acısız olması nedeniyle pek çok hastaya uygulanabilir. Bu test, omurga, kalça ve el bileği kemiklerinin yoğunluğunu ölçmek için kullanılır. DEXA sonucu, insanlara normalden daha düşük kemik yoğunluğuna sahip olduğu söylendiğinde, doktor tarafından önerilen ilaç tedavisi ile tedavi edilebilir. DEXA testi hakkında daha ayrıntılı bilgi için doktorunuza başvurmanız önerilir.
Kvantitatif Bilgisayarlı Tomografi (QCT)
Kemik ölçümü, genellikle kemik yoğunluğunun belirlenmesi ve kemik erimesi riskinin tespiti amacıyla yapılır. Bu ölçüm, farklı yöntemler kullanılarak yapılabilir. Kvantitatif Bilgisayarlı Tomografi (QCT), kemik yoğunluğunun ölçülmesinde kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, bilgisayarlı tomografi (BT) görüntülemesi kullanılarak kemiklerin hacim ve mineral yoğunluğu ölçülür. QCT ölçümü için çoğunlukla pelvis ve vertebralarda kullanılır ve kemiklerin daha hassas bir şekilde değerlendirilmesine izin verir. QCT ölçümü sırasında, hastanın tomografi makinesine yatması gerekir ve süreç yaklaşık 10-15 dakika sürer.
Ultrasonografi (USG)
Ultrasonografi, kemik ölçümünü tespit etmek için kullanılan diğer bir yöntemdir. USG yöntemi, ultrason dalgalarının kemik dokusundan yansıması ile kemik yoğunluğunu ölçer. Bu yöntem, DEXA ve QCT yöntemleri kadar doğru sonuçlar vermez ancak diğer yöntemler gibi radyasyon kullanmaz. Ultrasonografi ayrıca daha az maliyetlidir ve hareket kısıtlamaları olmayan kişilere uygulanabilir. Ultrasonografi yöntemi oldukça basit bir işlemdir. Kemikleri deri üzerinden ölçmek için bir cihaz kullanılır ve birkaç dakika içinde sonuç verir.